He came to repent before long.
- O, çok geçmeden tövbe etti.
According to the weather forecast, the rainy season will set in before long.
- Hava tahmini göre, yağışlı mevsim çok geçmeden başlayacak.
As they didn't know the way, they soon got lost.
- Yolu bilmediklerinden, çok geçmeden kayboldular.
She will get over the shock soon.
- Çok geçmeden şoku atlatacaktır.
Sami escaped soon after.
- Sami çok geçmeden kaçtı.
Tom was executed soon after.
- Tom çok geçmeden idam edildi.
It was very cold, and then before long it began to rain on top of it.
- Hava çok soğuktu ve sonra üstüne üstlük çok geçmeden yağmur yağmaya başladı.
The order came too late.
- Sipariş çok geç geldi.
It's too late to shut the barn door after the horse is stolen.
- At çalındıktan sonra ahırın kapısını kapatmak için çok geç.