çok şükür!

listen to the pronunciation of çok şükür!
التركية - الإنجليزية
good riddance
luckily

Luckily, the weather turned out fine. - Çok şükür hava düzeldi.

fortunately

Tom fell from his crutches. Fortunately, Mary helped him to get up again. - Tom koltuk değneğinden düştü. Çok şükür Mary tekrar kalkması için ona yardım etti.

Fortunately, the older part of the city was spared from the Allies' bombs. - Çok şükür ki, şehrin daha eski kısımları müttefiklerin bombalarından korundu.

thank goodness
thank heaven
a) Thank God!, Thank goodness!, Thank heaven! b) luckily
Thank God!

Thank God that nobody was hurt. - Tanrıya çok şükür kimse yaralanmadı.

{f} thank God

Thank God that nobody was hurt. - Tanrıya çok şükür kimse yaralanmadı.

çok şükür!
المفضلات