çatışan

listen to the pronunciation of çatışan
التركية - الإنجليزية
interfering
vying
çatışan kimse
skirmisher
kendisiyle çatışan
self contradictory
çatış
skirmish

He was involved in a skirmish with a violent gang. - O şiddetli bir çete ile bir çatışmada yer aldı.

çatış
conflict

She is in conflict with her father. - O babası ile çatışma içinde.

The conflicts among leaders resulted in unhealthy sectionalism. - Liderler arasındaki çatışmalar sağlıksız bölgecilikle sonuçlandı.

التركية - التركية

تعريف çatışan في التركية التركية القاموس.

çatış
Çatma işi veya biçimi
çatışan
المفضلات