Whenever the matrix inversion function executed the program crashed.
Poverty drove him to steal.
- Yoksulluk onu çalmaya zorladı.
He was spotted stealing cookies.
- Kurabiyeleri çalarken belirlendi.
She was just about to take a bath when the bell rang.
- Zil çaldığında tam banyo yapmak üzereydi.
Although the alarm rang I failed to wake up.
- Alarm çalmasına rağmen uyanamadım.
Thieves broke into the palace and stole the princess's diamonds.
- Hırsızlar saraya girdi ve prensesin elmaslarını çaldılar.
The thieves stole the giant gold coin without being noticed by security guards or activating the alarm system.
- Hırsızlar güvenlik görevlileri tarafından fark edilmeden veya alarm sistemini harekete geçirmeksizin kocaman altın madeni paraları çaldılar.
I ran to school, but the bell had already rung.
- Okula koştum, ama zil çoktan çalmıştı.
Tom came into the classroom three minutes after the bell had rung.
- Tom zil çaldıktan üç dakika sonra sınıfa girdi.
It appears that my husband is cheating on me with my friend. I want to tell her: You thieving cat!.
- Bana öyle geliyor ki kocam beni arkadaşımla aldatıyor.Ona söylemek istiyorum:Sen kedi çalıyorsun!.
My hobby is playing the guitar.
- Gitar çalmak benim hobim.
How well can you play guitar?
- Gitarı ne kadar iyi çalabiliyorsun?
They must have suspected me of stealing.
- Çalmayla ilgili olarak benden şüphelenmiş olmalılar.
He is guilty of stealing.
- O çalmaktan suçludur.
I had my bicycle stolen last night.
- Dün gece bisikletimi çaldırdım.
Mark Zuckerberg stole my idea!
- Mark Zuckerberg fikrimi çaldı!
I had my bicycle stolen last night.
- Dün gece bisikletimi çaldırdım.
My car was stolen last night.
- Dün gece arabam çalındı.
The telephone was just ringing, wasn't it?
- Az önce telefon çalıyordu, değil mi?
If the telephone rings, can you answer it?
- Eğer telefon çalarsa cevap verebilir misin?
For whom do the bells toll?
- Çanlar kimin için çalıyor?
The bells of danger toll for them.
- Onlar için tehlike çanları ağır ağır çalmaktadır.
Sami shoplifted the latex gloves.
- Sami dükkandan lateks eldivenler çaldı.
Tom didn't start to study French until he was thirty.
- Tom otuzuna kadar Fransızca çalışmaya başlamadı.
We'll attempt to start the class soon.
- Yakında sınıfı başlatmak için çalışacağız.
The tooth fairy wants to steal your teeth.
- Diş perisi sizin dişlerinizi çalmak istiyor.