I went for a walk after breakfast.
- Kahvaltıdan sonra yürüyüşe çıktım.
What would you do if war were to break out?
- Savaş çıksa ne yaparsın?
Her name often escapes me.
- Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
Tom pointed to the fire escape.
- Tom yangın çıkışını işaret etti.
The exit flowrate is proportional to the pressure difference around the exit valve.
- Çıkıştaki akış hızı, çıkış kapakçığının etrafındaki basınç farkıyla orantılıdır.
Please use this exit when there is a fire.
- Bir yangın olduğunda, lütfen bu çıkışı kullanın.
The argument quickly got out of control.
- Tartışma hızla kontrolden çıktı.
Tom got out of the hospital.
- Tom hastaneden çıktı.
Tom exited the tunnel at 80 miles an hour.
- Tom saatte 80 mil hızla tünelden çıktı.
Sami exited the underground parking lot.
- Sami yeraltı otoparkından çıktı.
I'm going to go out this afternoon.
- Bu öğleden sonra dışarıya çıkacağım.
I wish you would shut the door when you go out.
- Keşke dışarı çıktığın zaman kapıyı kapatsan.
Emergency exits must be kept free of blockages for public safety.
- Acil çıkış yolları, kamu güvenliği için tıkanıklıklardan uzak tutulmalıdır.
Where is the emergency exit?
- Acil çıkış kapısı nerede?
They'll get out of class in forty minutes.
- Kırk dakika içerisinde sınıftan çıkacaklar.
I couldn't get out of my garage because there was a car in the way.
- Yolda bir araba olduğu için garajımdan çıkamadım.
Jane is very content with her job and has no desire to quit it.
- Jane işinden çok memnun ve çıkma arzusu yok.
Sometimes, many problems and a lot of stress can lead you to quit your job. You must learn how to handle it quickly.
- Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir.