I called a cab, because it was raining.
- Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.
We go to school because we want to learn.
- Okula gidiyoruz çünkü öğrenmek istiyoruz.
Nick can speak Portuguese very well. That's because he's been studying it for 5 years.
- Nick Portekizce'yi çok iyi konuşabilir. Çünkü 5 yıldır onu öğreniyor.
We had to sell the building because for years we operated it in the red.
- Biz binayı satmak zorunda kaldık çünkü onu zararda işlettik.
Yesterday I stayed home, since I had absolutely no desire to go out.
- Dün evde kaldım, çünkü dışarı çıkmak için kesinlikle hiç isteğim yoktu.
It exists, but since it's taboo and nobody talks about it, there's no need to give it a name.
- O var, ama bu tabudur ve kimse bahsetmek istemez, çünkü ona bir isim vermeye gerek yoktur.
He lost his position just because he refused to tell a lie.
- Konumunu yitirdi çünkü yalan söylemekten kaçınmıştı.