Tom şehrin civarında çok kötü bir üne sahiptir.
- Tom has a very bad reputation around town.
Geç karar vermesiyle ünlüdür.
- He has a reputation for taking a long time to make a decision.
Kaza onun şöhretine zarar verdi.
- That incident harmed his reputation.
O skandal onun şöhretine mal oldu.
- That scandal cost him his reputation.
I get a better bicep workout if I use less weight and more reps.