(of a squeeze) maturing regardless of the opponent's position at the table

listen to the pronunciation of (of a squeeze) maturing regardless of the opponent's position at the table
الإنجليزية - التركية

تعريف (of a squeeze) maturing regardless of the opponent's position at the table في الإنجليزية التركية القاموس.

automatic
otomatik

Birçok asansörler otomatik olarak çalışır. - Most elevators operate automatically.

Otomatik kapı açıldı ve Tom içeri girdi. - The automatic doors opened and Tom got in.

automatic
kendiliğinden

Bu kendiliğinden olur. - It happens automatically.

automatic
özdevinimli
automatic
olması kesin
automatic
{i} otomatik tabanca
automatic
{i} otomatik tabanca/tüfek, otomatik
automatic
automatic pilot uçağı idare eden otomatik tertibat
automatic
otomatikman

Adımı duyduğumda otomatikman cevap verdim. - I replied automatically when I heard my name.

automatic
{i} otomatik vitesli araba

Er, ben sadece otomatik vitesli arabaları sürebilirim. - Er, I can only drive cars with an automatic transmission.

automatic
{i} otomatik makine
automatic
(Tıp) Kendiliğinden, irade kontrolu olmaksızın meydana gelen hareket, eylem
automatic
özdevimli otomatik
automatic
{s} istemsiz
automatic
{s} kendi kendine olan
automatic
Özdevimli Olarak
automatic
kendiliğinden hareket eden
automatic
automatically otomatik olarak
الإنجليزية - الإنجليزية
automatic
(of a squeeze) maturing regardless of the opponent's position at the table

    الواصلة

    (of a squeeze) maturing re·gard·less of the opponent's po·si·tion at the ta·ble

    النطق

المفضلات