(of a male) able to copulate

listen to the pronunciation of (of a male) able to copulate
الإنجليزية - التركية

تعريف (of a male) able to copulate في الإنجليزية التركية القاموس.

potent
{s} güçlü

Yeni yıl türbe ziyareti; hangi türbeler güçlüdür. - New Year shrine visit; which shrines are potent?

Kurşun güçlü bir nörotoksindir. - Lead is a potent neurotoxin.

potent
kuvvetli
potent
potent
potent
(erkek) cinsel güce sahip
potent
tesirli olarak
potent
(sıfat) güçlü, kuvvetli, potansiyele sahip, nüfuzlu, etkili, iktidarlı, cinsel gücü yüksek, ikna edici, inandırıcı
potent
kudretli
potent
{s} cinsel iktidarı olan
potent
kuvvetle
potent
{s} potansiyele sahip

Tom büyük bir potansiyele sahiptir. - Tom has great potential.

Birine aptal dediğimde, bu bir hakaret değil. Ben entelektüel gelişim için onun geniş potansiyele sahip olduğunu ona işaret ediyorum. - When I call someone stupid, it's not an insult. I'm indicating to him that he has broad potential for intellectual development.

potent
{s} cinsel gücü yüksek
potent
{s} ikna edici
potent
cinsi iktidarı olan potentlyetkileyici surette
potent
{s} inandırıcı
potent
salâhiyetli
potent
{s} nüfuzlu
potent
{s} etkili
الإنجليزية - الإنجليزية
potent
virile
(of a male) able to copulate
المفضلات