(einzelne) hilfeleistung

listen to the pronunciation of (einzelne) hilfeleistung
الإنجليزية - التركية

تعريف (einzelne) hilfeleistung في الإنجليزية التركية القاموس.

help
yardım etmek

Kurt, kurt diye çocuk bağırdı! ve köylüler ona yardım etmek için dışarı çıktılar. - The boy cried Wolf, wolf! and the villagers came out to help him.

O,çocukken,annesine yardım etmek için sıkı çalıştı. - Child as he was, he worked hard to help his mother.

assistance
{i} yardım

Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar. - Motherhood and childhood are entitled to special care and assistance. All children, whether born in or out of wedlock, shall enjoy the same social protection.

Yardım edebilir miyim? - May I be of assistance?

help
{f} yararı olmak
help
çare olmak
assistance
{i} destek
help
(Spor) savunmada yapılan yardım
help
(Bilgisayar) açıklama

Sadece geçen gün neden yardım edemediğimi açıklamak istedim. - I just wanted to explain why I couldn't help the other day.

Açıklaman için teşekkürler. Bu, cümleyi doğru anlamaya yardımcı olur. - Thanks for your explanation. It helps to understand the sentence correctly.

help
kömek etmek
help
kömek
help
{f} yardım et

Dün babama yardım ettim. - Yesterday I helped my father.

Her kimin ihtiyacı olursa ona yardım et. - Give help to anyone who needs it.

help
(to ile) (özüne) almak
assistance
imdat
assistance
(Politika, Siyaset) iane
assistance
(İnşaat) yardım, asistan
assistance
(Avrupa Birliği) yardım,destek, iane, muavenet
help
yardımına koşmak
help
{f} yardım etmek; katkıda bulunmak: I don't see how I can help you. Sana nasıl yardım edeyim bilemiyorum
ألمانية - الإنجليزية
assistance
help
Dienst (einzelne Hilfeleistung)
act of assistance
Dienst (einzelne Hilfeleistung)
service
(einzelne) hilfeleistung
المفضلات