Bana telefon etmeliydin.
- You should've phoned me.
Dün bir yabancı bana telefon etti.
- A stranger phoned me yesterday.
O istasyona varır varmaz, annesini aradı.
- The moment she arrived at the station, she phoned her mother.
Mary'yi aradım, ancak hat meşguldü.
- I phoned Mary, but the line was busy.