Onunla ilk tanıştığımız yer olan Kobe'ye gittim.
- I went to Kobe, where I first met her.
Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.
- I go into the store, and who do I see? An American friend, who immediately begins to tell me what has been going on with him since we last met.
Kalabalık postanenin önünde toplandı.
- The crowd assembled in front of the post office.
Liderler bir toplantı için Paris'te toplandılar.
- The leaders assembled in Paris for a meeting.
Liderler bir toplantı için Paris'te toplandılar.
- The leaders assembled in Paris for a meeting.
Kulüp üyeleri toplantı salonunda toplandı.
- The club members assembled in the meeting room.