She shut the door and went upstairs.
- Kapıyı kapattı ve yukarı gitti.
My study is upstairs.
- Benim çalışma odam yukarıda.
See the example given above.
- Yukarıda verilen örneğe bak.
Angels watch from above as men fight amongst themselves.
- İnsanlar kendi aralarında mücadele ederken melekler yukarıdan izlerler.
The higher we go up, the cooler the air becomes.
- Ne kadar yukarıya gidersek hava o kadar soğuk olur.
As we go up higher, the air becomes cooler.
- Biz yukarı çıkarken hava soğur.