There is a long way from oil dependence to the renewable energy society.
- Petrol bağımlılığından yenilenebilir enerji toplumuna uzun bir yol var.
We need to invest in clean, renewable energy.
- Temiz, yenilenebilir enerjiye yatırım yapmalıyız.
Can someone refresh my memory?
- Birisi hafızamı yenileyebilir mi?
Did you refresh the page?
- Sayfayı yeniledin mi?
I need to renew my subscription.
- Benim aboneliğimi yenilemem gerekiyor.
Tom wasn't sure they would renew his visa.
- Tom onların onun vizesini yenileyeceklerinden emin değildi.
My neighbor renovated her house completely.
- Komşum evini baştan aşağı yeniledi.
They renovated their grandmother's house and brought in modern furniture.
- Onlar büyükannelerinin evini yenilediler ve modern mobilyalar getirdiler.
The Japanese fiscal authorities are weighing measures to restore public confidence in their economic management.
- Japon mali otoriteleri ekonomik yönetimlerinde ulusal güveni yenilemek için önlemleri tartıyorlar.
I feel completely restored after a week in the country.
- Ülkede bir haftadan sonra tamamen yenilenmiş hissediyorum.
They renovated their grandmother's house and brought in modern furniture.
- Onlar büyükannelerinin evini yenilediler ve modern mobilyalar getirdiler.
My neighbour totally renovated his house.
- Komşum evini tamamen yeniledi.
I had my driver's license renewed last month.
- Ehliyetimi geçen ay yenilettim.
Curtains and carpets were renewed.
- Perdeler ve halılar yenilenmişti.