Every morning she gets up early because she has to cook.
- O, yemek yapmak zorunda olduğu için her sabah erken kalkar.
Let's dine out tonight. I'm too tired to cook.
- Hadi bu gece akşam yemeğini dışarda yiyelim, yemek yapmak için çok yorgunum.
Look at that poor dog shut up in that car on a day like today - it must be cooking in there.