Oh evet, ben tamamen katılıyorum.
- Oh yeah, I totally agree.
Evet, uzun bir zaman oldu.
- Yeah, it's been a long time.
Gözlem gücüyle ilgili bir deneyde, Tom evinde iki yıldır oturmasına rağmen, oturma odasının duvarında asılı resimlerin hiçbirini tarif edemedi.
- During an experiment on powers of observation, Tom was unable to describe any of the pictures hanging on his living room wall, despite having lived in his unit for two years.
Geçen yıl seni bir defa bile görmedim.
- I didn't even see you once last year.
Tom geçen yıldan beri gerçekten çok değişti.
- Tom has really changed a lot since last year.
Yıllardır bana yaptığın yardımı gerçekten takdir ediyorum.
- I really appreciate the help you've given me over the years.
O, iki yıllığına yurt dışında eğitim görme ayrıcalığına sahipti.
- He had the privilege of studying abroad for two years.
2015 uluslararası toprak yılı ve ayrıca uluslararası ışık yılıydı.
- 2015 was the International Year of Soil and also the International Year of Light.
Evet, ben Sapporo'danım.
- Yes, I am from Sapporo.
Evet, benim adım Karen Smith.
- Yes, my name is Karen Smith.
Evet, o zaman zaman olur.
- Yes, it happens from time to time.
Evet, bu arada bir olur.
- Yes, it happens once in a while.
The pony was yea high.