You are sick and bedridden.
- Sen hastasın ve yatalaksın.
Maria was bedridden. The only contact she had with the outside world was via the TV broadcasts.
- Maria yatalaktı. Dışarıdaki dünyayla tek irtibatı televizyon yayınları aracılığıyla oluyordu.
Her father became an invalid as a result of a heart attack.
- Onun babası bir kalp krizinin bir sonucu olarak bir yatalak oldu.