Protestors destroyed a police car and looted several businesses.
- Protestocular bir polis arabası tahrip etti ve çeşitli işletmeleri yağmaladı.
A government official's stately mansion was looted.
- Bir hükümet görevlisinin görkemli malikanesi yağmalanmış.
We won't tolerate any looting.
- Herhangi bir yağmalamaya katlanmayacağız.
The Huns pillaged the village and burned it to the ground.
- Hunlar köyü yağmaladılar ve onu yakıp kül ettiler.
The barbarians raped and pillaged our city.
- Barbarla saldırdı ve şehrimizi yağmaladı.