Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

yağışlı

listen to the pronunciation of yağışlı
التركية - الإنجليزية
wet

The weather is sure to be wet. - Hava kesin yağışlı olacak.

Seattle has a very wet climate. - Seattle çok yağışlı bir iklime sahiptir.

marked by rainfall or snowfall; rainy; showery
rainy, snowy
rainy

It was during the rainy season three years ago that Tom first met Mary. - Tom Mary ile üç yıl önce yağışlı bir mevsim sırasında ilk kez karşılaştı.

Traffic accidents are likely to occur on rainy days. - Trafik kazalarının yağışlı günlerde meydana gelmesi olasıdır.

snowy
yağışlı dönem
(Meteoroloji) pluvial
yağışlı hava
raininess
kar yağışlı
snowy
yoğun kar yağışlı
thick with snow
التركية - التركية
Yağışı olan
Yağışı olan: "Akşamüstü havanın yağışlı olmasına rağmen ... dediğim yerden geçiyordu."- O. C. Kaygılı
Yağışı çokça olan