Hasta olmak çok sıkıcı.
- Being sick is very boring.
Doktor olmaktan gururluyum.
- I am proud of being a doctor.
Bir insan gibi yaşamanı daha fazla istiyorum.
- I want you to live more like a human being.
Erkek kardeşime benzediğim söylenmeden sadece bir gün yaşamak istiyorum.
- I'd like to go through just one day without being told I look like my brother.
Tüm dünya bir sahnedir, insanlar da yalnızca birer oyuncu. Sahneye girer, çıkarlar ve zamanları boyunca yedi dönemden oluşan birçok oyun sergilerler.
- All the world is a stage, and all the men and women merely players. They have their exits and their entrances, and one man in his time plays many parts, his acts being seven ages.
Özgürlük her şeyi mümkün olduğu kadar zararsız yapabilmekten oluşur.
- Liberty consists of being able to make everything as harmless as possible.
Biyolojik bir varlık olarak insan hayvan dünyasına aittir.
- Human as a biological being belongs to the animal world.
İnsanlar bilinçli varlıklardır.
- Humans are conscious beings.
İnsanoğlu Tanrı'nın suretinde yaratılmıştır.
- Human beings were created in God's image.
Yapılacak çok az şey olması beni hayal kırıklığına uğrattı.
- I was disappointed at there being so little to do.
Tom sadece yanında oturup Mary'ye zorbalık yapılmasını izleyemedi.
- Tom couldn't just sit by and watch Mary being bullied.
İnsanoğlu uzaya uçmayı başardı.
- Human beings succeeded in flying into space.
İnsanoğlu değiştikçe dil de değişir.
- Language changes as human beings do.
Sentient beings include humans and animals.
- Die empfindenden Wesen umfassen Menschen und Tiere.
Seldom have human beings experienced such a disaster.
- Selten haben menschliche Wesen ein solches Desaster erlebt.