Sosyal refahla ilgili konferansa katıldı.
- She attended the lecture on social welfare.
Refah içinde yaşayan insanları küçümsedi.
- He despised those who lived on welfare.
Sosyal yardım için çalışıyor.
- He is working for social welfare.
Sami sosyal yardımlar alıyordu.
- Sami was receiving welfare benefits.