Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

water or wetness; moisture or humidity in considerable degree

listen to the pronunciation of water or wetness; moisture or humidity in considerable degree
الإنجليزية - التركية

تعريف water or wetness; moisture or humidity in considerable degree في الإنجليزية التركية القاموس.

wet
ıslatmak

Senin ayaklarını ıslatmaktan korkma. - Don't be afraid to get your feet wet.

Tom ayaklarını ıslatmaktan nefret eder. - Tom hates to get his feet wet.

wet
ıslak

Oturduğun koltuktaki boya hâlâ ıslak. - The paint on the seat on which you are sitting is still wet.

Zemin ıslak görünüyor. - The ground seems wet.

wet
{i} yağmurlu hava
wet
{s} içkili
wet
ıslamak
wet
-e işemek
wet
{i} isteksiz kimse
wet
{s} yağışlı

Bu yağışlı havadan bıktım. - I am fed up with this wet weather.

Seattle çok yağışlı bir iklime sahiptir. - Seattle has a very wet climate.

wet
{f} içki ile kutlamak
wet
{s} hatalı
wet
ıslak,v.ıslat: adj.ıslak
wet
(İnşaat) ıslak, nemli
wet
(isim) martavalcı, ıslaklık, rutubet, yağmurlu hava, içki, içki yasağı karşıtı, isteksiz kimse
wet
içki yasağ
wet
kim

Hiç kimse kendi ellerini ıslatmadan başkasının gözyaşlarını kurulayamaz. - No one can dry another's tears without wetting his own hands.

İyi ki kimse ıslanmadı. - Luckily nobody got wet.

wet
{i} içki
wet
{i} içki yasağı karşıtı
الإنجليزية - الإنجليزية
wet
water or wetness; moisture or humidity in considerable degree

    الواصلة

    wa·ter or wetness; mois·ture or hu·mid·i·ty in con·sid·e·ra·ble de·gree

    النطق

المفضلات