Tom ağırbaşlı göründüğümü söylüyor.
- Tom says I look dignified.
Tom ağırbaşlı görünmeye çalıştı.
- Tom tried to look dignified.
Ne ağırbaşlı bir adam!
- What a dignified man!
Cenazede, dul kadın siyah takım elbisesi, şapkası ve eldiveni ile çok ağırbaşlı görünüyordu.
- At the funeral, the widow looked very dignified, with her black suit, hat and gloves.