Tom büyük bir olasılıkla geç kalacak.
- Tom is very likely to be late.
Sen büyük ihtimalle haklısın.
- You are very likely right.
Tom Mary'nin adres defterini nerede sakladığını büyük ihtimalle bilmiyor.
- Tom isn't very likely to know where Mary keeps her address book.
O konuda büyük olasılıkla yanılıyorsun.
- You're very likely wrong about that.
Taro büyük olasılıkla üniversite giriş sınavını geçecek.
- Taro is very likely to pass the university entrance examination.