Muhtemelen biz uzaktayken Mary çiçekleri suladı. - Presumably, Mary watered the flowers while we were away.
Muhtemelen biz uzaktayken Mary çiçekleri suladı.
Presumably, Mary watered the flowers while we were away.
Muhtemelen, o onları yurt dışından satın alıyor. - Presumably, he buys them abroad.
Muhtemelen, o onları yurt dışından satın alıyor.
Presumably, he buys them abroad.