I can't take it anymore! I haven't slept for three days!
- Artık daha fazla dayanamıyorum! Üç gündür uyumadım!
That baby will have slept five hours by noon.
- O bebek öğleye kadar beş saat uyumuş olacak.
This room is not suitable for sleeping.
- Bu oda uyumak için uygun değil.
It seems that the children will have to sleep on the floor.
- Çocuklar yerde uyumak zorunda kalacaklar gibi.
I usually have a kip on Sundays.
- Pazar günleri genellikle uyurum.
My mother has a kip every afternoon.
- Annem her öğleden sonra uyur.
He's sleeping like a baby.
- Bir bebek gibi uyuyor.
This room is not suitable for sleeping.
- Bu oda uyumak için uygun değil.
I have to get to sleep! I've got classes tomorrow.
- Uyumalıyım! Yarın derslerim var.
It was too muggy for me to get to sleep last night.
- Dün gece hava uyuyamayacağım kadar çok nemliydi.