Tom özellikle Mary'yi sevmiyor.
- Tom doesn't particularly like Mary.
Tom özellikle konuşkan hissetmiyordu.
- Tom wasn't feeling particularly talkative.
Yarın özellikle yapacak bir şeyim yok.
- I have nothing in particular to do tomorrow.
Ben özellikle bu konuyu vurgulamak istiyorum.
- I want to emphasize this point in particular.