umgezogen

listen to the pronunciation of umgezogen
ألمانية - التركية
taşındı
الإنجليزية - التركية

تعريف umgezogen في الإنجليزية التركية القاموس.

removed
kaldırılmış
removed
{f} kaldır

Kağıtları masadan kaldırdı. - She removed the papers from the desk.

Bu cümlenin ilk harfinin başında kaldırılması gereken bir boşluk var. - There is a blank space in front of the first letter of this sentence that should be removed.

removed
kaldırılan
moved
hareket ettirilmiş
moved
duygulanmak
moved
hislenmek
moved
(Bilgisayar) taşındı

Johnny sadece birkaç ay önce İspanya'ya taşındı, o henüz İspanyolca konuşmaya alışkın değil. - Johnny moved to Spain just a few months ago, so he isn't used to speaking Spanish as yet.

Buraya taşındığımızdan beri beş yıl geçti. - It is five years since we moved here.

moved
mütehassis olmak
removed
(Bilgisayar) kaldırıldı

İlerlememize engel olan şeyler eninde sonunda kaldırıldı. - The obstacles to our progress have been removed at last.

Ağaçlar parktan kaldırıldı. - Trees have been removed from the park.

removed
ortadan kalkmak
moved
{f} hareket ettir

Bunu hareket ettirelim. - Let's get this moved.

Tom saksıyı sola doğru hareket ettirdi ve gizli kapıyı kaydırarak açtı. - Tom moved the flower pot to the left and the secret door slid open.

relocated
{f} yeniden yerleştir
relocated
yeniden yerleştirerek
moved
{s} etkilenmiş

Ben hikaye tarafından etkilenmiştim. - I was moved by the story.

moved
(sıfat) etkilenmiş
removed
a first cousin twice removed kuzenin torunu
removed
ayrı
removed
taşın/taşı/çıkar
ألمانية - الإنجليزية
moved house
relocated
removed
moved
changed clothes
sich umgezogen
changed clothes
sich umgezogen
put some other clothes on