There's a bomb on board!
- Uçakta bir bomba var!
Everyone on board was safe.
- Uçaktaki herkes güvendeydi.
If I go by air one more time, I'll have flown in an airplane five times.
- Ben bir kez daha hava yoluyla gidersem uçakta beş kez uçmuş olurum.
My father can fly an airplane.
- Babam uçak uçurabiliyor.
Tom likes making paper aeroplanes.
- Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.
The aeroplane must carry some spare fuel.
- Uçak biraz yedek yakıt taşımalıdır.
Please remain seated until the aircraft arrives at the gate.
- Lütfen uçak kapıya varıncaya kadar oturmuş olarak kalın.
This aircraft is capable to dogfight and bomb at the same time.
- Bu uçak it dalaşı yaparken, bombalama yapabilme kabiliyetine sahip.
The plane arrived exactly at nine.
- Uçak tam olarak dokuzda vardı.
How many hours does it take to go to Okinawa by plane?
- Okinawa'ya uçakla gitmek kaç saat sürer?
The aeroplane landed safely.
- Uçak güvenli bir şekilde indi.
Tom likes making paper aeroplanes.
- Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.