Tom bir çocukken, yer fıstığı yiyemezdi.
- Tom couldn't eat peanuts when he was a child.
Yer fıstığı yemem gerekmiyor.
- I'm not supposed to eat peanuts.
Tom kendine fıstık ezmeli sandviç yaptı.
- Tom made himself a peanut butter sandwich.
Köpeğini fıstık ezmesi ile beslemeyi hiç düşündün mü?
- Have you ever tried feeding your dog peanut butter?
Tom ve Mary'nin yerfıstığına alerjisi olduğunu biliyorum.
- I know Tom and Mary are both allergic to peanuts.
Oğlan bir avuç yer fıstığı topladı ve onları küçük bir kutuya koydu.
- The boy gathered a handful of peanuts and put them in a small box.