Evlilik bir tür insan hakları ihlalidir.
- Marriage is a type of human rights violation.
O tür tapınak bütün Orta Doğuyu, özellikle Mısır'ı etkiledi.
- That type of temple influenced all of the Middle East, mainly Egypt.
Onun görevi bütün mektupları yazmaktı.
- Her job was to type all the letters.
Fabrika, yeni cins bir araba üretiyor.
- The factory is producing a new type of car.
Ken öfkesini kolayca kaybeden insan tipi değildir.
- Ken is not the type of person who loses his temper easily.
Bu tip evden hoşlanmıyorum.
- I don't like this type of house.
Öğretmen beklenen cevabın türünü netleştirmek için tahtada bir örnek gösterebilir.
- The teacher can show an example on the blackboard to clarify the type of answer expected.
Felsefenin çeşitli türleri Yunanistan'da oluşmuştur.
- Various types of philosophy originated in Greece.
Her çeşit sosyalleşme bir yalana gereksinim duyar.
- Every type of socialization requires a lie.
Bir haiku bir şiir türüdür.
- A haiku is one type of poem.
Ben savaşın her türüne karşıyım.
- I'm opposed to any type of war.
Bayan tanaka daktiloyla yazabilir, değil mi?
- Ms. Tanaka can type, can't she?
Yarın mektupları daktiloyla yazmasını Mary'den isteyeceğim.
- I will ask Mary to type the letters tomorrow.
Yuka Alice'den daha iyi yazar.
- Yuka types better than Alice.
Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.
- At the age of six he had learned to use the typewriter and told the teacher that he did not need to learn to write by hand.
Bu, kaybettiğim kamera ile aynı model.
- This is same type of camera as the one I lost.
Bu kol saati yeni bir model.
- This watch is a new type.
The doctor ordered the lab to type the patient for a blood transfusion.
the type of a genus, family, etc.
set in bold type.
... I'm such a sun shiny type of girl. ...
... to you about an even larger type of accessory. Joe. ...