two times

listen to the pronunciation of two times
الإنجليزية - التركية
iki kez

İki kez otobüs değiştirmek zorundayım. - I have to change buses two times.

Ben iki kez intihar girişiminde bulundum. - I have attempted suicide two times.

iki misli
iki katı
two times two is four
iki kere iki dört
twice
iki kere

Okunmayı hak eden bir kitap iki kere okunmayı hak eder. - A book worth reading is worth reading twice.

O iki kere düşünmezdi. - He wouldn't have thought twice.

twice
iki katı

Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor. - My brother eats twice as much as I do.

Benim iki katım kadar yaşlıdır. - He is twice as old as I.

twice
iki kez

Komite ayda iki kez toplanır. - The committee meets twice a month.

Ben iki kez Mt. Fuji'ye tırmandım. - I've climbed Mt. Fuji twice.

twice
iki defa

Uçak havalandıktan sonra havaalanı etrafında iki defa dolandı. - The plane circled the airport twice after taking off.

İki defa Fuji Dağı'na tırmandım. - I've climbed Mt. Fuji twice.

twice
köhne
twice
çok söylenmiş
twice
twice iki defa söylenmiş
twice
eskimiş
twice
iki kat, iki misli
two time
ikili oynamak
two time
ihanet etmek
two time
faka bastırmak
two time
aldatmak (eş)
two time
aldatmak
الإنجليزية - الإنجليزية
twice, on two different occasions
twice

This bridge is twice the length of that one. - This bridge is two times the length of that bridge.

I only used it twice. - I've only used this two times.

two times
المفضلات