Bu ayrı bir tedavi için yeterince önemli.
- This is important enough for separate treatment.
Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir.
- A new study suggests that hospital records for patients older than 65 are often incorrect, which may lead to serious treatment errors.
Böylesine bir muameleye katlanmazlar.
- They will not stand for such treatment.
Özel muamele beklemiyorum.
- I'm not expecting special treatment.
Biz beyazlatma gibi işlemleri yaparız. Ayrıca tütün lekesi çıkarırız ve diğer temizleme işlemlerini yaparız.
- We carry out treatments like whitening. We also do tobacco stain removal and other cleaning procedures.
Böyle bir davranışa alışık değilim.
- I'm not accustomed to such treatment.
Bir atık su arıtma tesisi şehrin su kaynağının içine zehirli kimyasallar boşalttı.
- A sewage treatment plant discharged toxic chemicals into the town's water supply.
Tom'un fizik tedavisine ihtiyacı olacak.
- Tom will need physical therapy.
Cookie bir tedavi köpeğidir.
- Cookie is a therapy dog.
Bu terapide, psikolojik olarak hazır olmanın gerekliliğini söylemek doğru olur.
- It is correct to say that psychological readiness is important in this therapy.
On üç yaşından beri terapideyim.
- I've been in therapy since I was thirteen.
He still has nightmares resulting from the treatment he received from his captors.
Firstly, I continue to base most species treatments on personally collected material, rather than on herbarium plants.
Conservative treatment could also include short-arm casting with the fingers and thumb free for 2-6 weeks. .
... and so they believe the real treatment's going to work. ...