toplayıcı

listen to the pronunciation of toplayıcı
التركية - الإنجليزية
totalizer
picker
condenser
tote
collector

Tom is an obsessive collector. - Tom takıntılı bir toplayıcı.

We're trying to avoid the bill collectors. - Fatura toplayıcılarını önlemeye çalışıyoruz.

collector (of a dynamo)
collecting, accumulative; adder, collector
taker
totalizator
(Jeoloji) collectors

We're trying to avoid the bill collectors. - Fatura toplayıcılarını önlemeye çalışıyoruz.

Tom is hiding from the tax collectors. - Tom vergi toplayıcılarından saklanıyor.

receiver
(İnşaat) main sewer
accumulative
collecting
integrator
concentrator
assembler
gleaner
toplayıcı anten
communal aerial
toplayıcı dren
collecting drain
toplayıcı hat
mains
toplayıcı makara
take-up reel
toplayıcı mercek
condensing lens
toplayıcı ızgara
collecting grid
toplayıcı ışıldak
spot lamp
toplayıcı-çıkarıcı
adder-subtracter
top toplayıcı
(tenis) ball boy
top toplayıcı çocuk
(tenis) ball boy
toz toplayıcı
dust arrester
toz toplayıcı
dust evacuator
topla
gather

Maruyama Park is a place where a lot of people gather. - Maruyama Parkı pek çok insanın toplandığı bir yerdir.

He gathered his children around him. - O, çocuklarını kendi etrafına topladı.

topla
{f} harvest

I don't harvest their olives. - Onların zeytinlerini toplamam.

I don't harvest your olives. - Senin zeytinlerini toplamam.

topla
{f} summed
topla
make up

Americans who are over sixty-five make up 12.5% of the total population. - Altmış beşten fazla Amerikalılar toplam nüfusun% 12.5'ini oluşturuyor.

They make up about 12.5 percent of the total population. - Onlar toplam nüfusun yaklaşık yüzde 12,5'ğunu oluşturuyorlar.

topla
pick

After I pick some blueberries, I make a tart. - Biraz yaban mersini topladıktan sonra, bir pasta yaparım.

A magnet can pick up and hold many nails at a time. - Bir mıknatıs bir seferde çok sayıda çiviyi toplayabilir ve tutabilir.

topla
assemble

The crowd assembled in front of the post office. - Kalabalık postanenin önünde toplandı.

The police assembled a lot of evidence against him. - Polis onun aleyhinde birçok kanıt topladı.

topla
round up
topla
made up
topla
summon up

Summon up your courage and tell the truth. - Cesaretini topla ve gerçeği söyle.

topla
add up

These figures don't add up. - Bu şekiller toplanmaz.

Please add up the numbers. - Lütfen sayıları toplayınız.

topla
{f} bunch
topla
{f} gathering

We had to postpone the gathering because of rain. - Biz yağmur nedeniyle toplantıyı ertelemek zorunda kaldık.

The squirrel was busy gathering nuts. - Sincap fındık toplamayla meşguldü.

topla
sum up

Can you briefly sum up what was said at the meeting? - Toplantıda ne söylendiğini kısaca özetleyebilir misin?

topla
reunite
topla
{f} muster

Tom finally mustered up the courage to ask Mary out. - Tom sonunda Mary'ye çıkma teklif etmek için cesaretini topladı.

Tom finally mustered up the courage to ask Mary to lend him the money he needed. - Tom sonunda Mary'nin onun ihtiyacı olan parayı ona ödünç vermesini isteme cesaretini topladı.

topla
{f} collected

Tom has collected a great many butterflies. - Tom pek çok kelebek topladı.

Tom collected coffee cups. - Tom kahve fincanlarını topladı.

topla
bunched
toplayıcılar
aggregators
toplayıcılar
adders
analog toplayıcı
analog adder
damla toplayıcı
drip pan
enkaz toplayıcı
wrecker
filtreleme toplayıcı
(Madencilik) filter receiver
kart toplayıcı
(Bilgisayar,Teknik) card stacker
koşut toplayıcı
parallel adder
kurum toplayıcı
soot collector
pamuk toplayıcı
cotton picker
paralel toplayıcı
parallel adder
seri toplayıcı
serial adder
siklon toplayıcı
(Jeoloji) cyclone collector
tam toplayıcı
full adder
topla
three-pronged pitchfork
topla
collecting

I lost interest in collecting stamps. - Pulları toplamada ilgimi kaybetti.

Tom isn't currently collecting unemployment benefits. - Tom şu an işsizlik ödeneğini toplamıyor.

topla
sum#up
topla
convoke
topla
sum

The whole world is watching the summit conference. - Tüm Dünya Zirve toplantısını izliyor.

The sum of 5 and 3 is 8. - 5 ve 3'ün toplamı 8'dir.

topla
sumup
topla
make#up
topla
recruit
yarı toplayıcı
half-adder
yarım toplayıcı
one-digit adder
yağ toplayıcı
oil collector
çöp toplayıcı
garbage collector
örneksel toplayıcı
analog adder
التركية - التركية

تعريف toplayıcı في التركية التركية القاموس.

topla
Üç parmaklı diren
topla
Üç parmaklı dirgen
toplayıcı
المفضلات