Tom duruşmayı beklerken hapistedir.
- Tom is in jail, awaiting trial.
Oraya git ve daha fazla talimat bekle.
- Go over there, and await further instructions.
Çocukluğum boyunca sık sık çevremizi gözlemlemek ve meditasyon yapmak için buraya geldim.
- During my childhood, I often came here to observe the surroundings and meditate.
Kuşları gözlemlemekten hoşlanıyorum.
- I like to observe birds.