الإنجليزية - التركية
تعريف to wander on foot; to ramble idly or leisurely; to rove في الإنجليزية التركية القاموس.
- stroll
- {f} (around) dolaşmak, gezmek; gezinmek: Have you strolled around the garden? Bahçeyi dolaştın mı?
- stroll
- dolanmak
- stroll
- dolanıp durmak
- stroll
- gezinmek
- stroll
- dolaşmak
- stroll
- {f} dolaş
Zamanımı sokaklarda dolaşarak harcadım.
-I spent my time strolling about the streets.
Tom ve Mary birlikte çevreyi dolaştı.
-Tom and Mary took a stroll together.
- stroll
- gezinti
Bu sabah dağın bu bölümü etrafında hoş bir gezintiye gittik.
-This morning we went for a lovely stroll around this part of the mountain.
Bir akşam gezintisi için dışarı çıkalım.
-Let's go out for an evening stroll.
- stroll
- {i} dolaşma, gezme; gezinti
- stroll
- (isim) gezinti
- stroll
- {f} ağır ağır gezinmek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to wander on foot; to ramble idly or leisurely; to rove في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- stroll
to wander on foot; to ramble idly or leisurely; to rove
الواصلة
to wan·der on foot; to ram·ble i·dly or leisurely; to roveالنطق
Resimler
السابق
المفضلات