Linda, Dan'ı evliliğe zorlamak için hamile olduğunu iddia etti.
- Linda claimed she was pregnant to force Dan into marriage.
Gitmen için seni zorlamak istemiyorum.
- I don't want to force you to go.
Amerikan kuvvetleri geri çekildi.
- American forces were withdrawn.
Kaba kuvvet kullanırsan savaş başlatırsın.
- Act too forcefully and you'll start a war.
Verdun Savaşında,Fransız güçleri bir Alman saldırısını durdurdu.
- At the Battle of Verdun, French forces stopped a German attack.
Japon güçleri Birmanya'ya yürüdü.
- Japanese forces marched into Burma.
Yasa artık yürürlükte değil.
- The law is no longer in force.
Jülyen takvimi Rusya'da yürürlükteydi.
- The Julian calendar was in force in Russia.
Sebzelerini yemesi için ona baskı yaptı.
- She forced him to eat his vegetables.
Kamuoyu baskısı orduyu hareket etmesi için zorladı.
- Public pressure forced the army to act.
İkna genellikle zorlamaktan daha etkilidir.
- Persuasion is often more effectual than force.
He hath murthered that mylde withoute ony mercy – he forced hir by fylth of hymself, and so aftir slytte hir unto the navyll.