to transport or carry quickly

listen to the pronunciation of to transport or carry quickly
الإنجليزية - التركية

تعريف to transport or carry quickly في الإنجليزية التركية القاموس.

rush
{f} acele etmek

Ben acele etmek için herhangi bir neden görmüyorum. - I don't see any reason for rushing.

Ben hiçbir şeye acele etmek istemedim. - I didn't want to rush into anything.

rush
{f} koşturmak
rush
{f} sıkıştırmak
rush
saldırış
rush
furya
rush
üstüne çullanmak
rush
istek
rush
hasırotu
rush
aşıkmak
rush
saldırı
rush
kakma
rush
{i} üşüşme
rush
(Tıp) Hız hücum (kan, vs.) hızlı hareket
rush
{f} aceleye getirmek

Biz bunu aceleye getirmek istemiyoruz. - We don't want to rush it.

rush
{i} hücum

Herkes bana doğru hücum etti. - Everybody rushed towards me.

Altına hücûm burada başladı. - The gold rush began here.

rush
{f} saldırmak
rush
{f} düşünmeden girişmek
الإنجليزية - الإنجليزية
rush

The shuttle rushes passengers from the station to the airport.

to transport or carry quickly

    الواصلة

    to trans·port or car·ry quick·ly

    التركية النطق

    tı tränspôrt ır käri kwîkli

    النطق

    /tə transˈpôrt ər ˈkarē ˈkwəklē/ /tə trænsˈpɔːrt ɜr ˈkæriː ˈkwɪkliː/
المفضلات