Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to the shore, on the shore

listen to the pronunciation of to the shore, on the shore
الإنجليزية - التركية

تعريف to the shore, on the shore في الإنجليزية التركية القاموس.

ashore
karaya
ashore
(Askeri) sahilde
ashore
karada
ashore
kıyıda
ashore
kıyıya

Tom kıyıya gitmeyeceğini söyledi. - Tom said he won't go ashore.

Yüzücü, Cindy Nicholas, yorucu bir yüzmenin sonunda zorlukla Daver'de kıyıya vardı fakat Kanal Yüzme Derneğinden bir sözcü onun çok iyi bir durumda olduğunu duyurdu. - The swimmer, Cindy Nicholas, barely made it ashore at Dover at the end of the exhausting swim, but a spokesman from the Channel Swimming Association announced that she was in very good shape.

ashore
Karaya, karada, kıyıya, kıyıda, karaya oturmuş (gemi)
ashore
kıyı

Tom kıyıya gitmeyeceğini söyledi. - Tom said he won't go ashore.

Kıyıya gitme yerine gemide kaldık. - Instead of going ashore, we stayed on the ship.

ashore
sahil
ashore
karaya oturmuş
ashore
kıyıda/kıyıya
ashore
kıyıya asker çıkarma
الإنجليزية - الإنجليزية
ashore