to suffer loss, fail, miss, let slip, forfeit, bewilder

listen to the pronunciation of to suffer loss, fail, miss, let slip, forfeit, bewilder
الإنجليزية - التركية

تعريف to suffer loss, fail, miss, let slip, forfeit, bewilder في الإنجليزية التركية القاموس.

lose
kaybetmek

Tom Mary'yi kaybetmek istemiyor. - Tom doesn't want to lose Mary.

Anahtarı kaybetmek senin dikkatsizliğindi. - It was careless of you to lose the key.

lose
yitirmek

Kız arkadaşımı yitirmek istemiyorum. - I don't want to lose my girlfriend.

lose
mağlup olmak
lose
zayi etmek
lose
(Ticaret) ziyan etmek
lose
kaybettirmek
lose
geri kalmak (saat)
lose
(sögen) geri kalmak
lose
kazanamamak
lose
yenilmek
lose
lose face itibarını kaybetmek
lose
{f} geri kalmak
lose
{f} mahrum etmek
lose
{f} heba etmek
lose
kendinde
lose
{f} yenilmek, kaybetmek: ''Did your team win?'' ''No, it lost.''
lose
{f} kaçırmak
الإنجليزية - الإنجليزية
{v} lose
to suffer loss, fail, miss, let slip, forfeit, bewilder
المفضلات