Patronun sana saldırsa ve defolup gitmeni söylese bile, sen demek istediğini anlatmalısın.
- Even if you boss attacks you and tells you to go away, you should make your point.
Bana ne demek istediğini söyle.
- Tell me what you mean.
Daha sonra ne olacağını anlatmak yok.
- There is no telling what will happen next.
Gerçeği anlatmak gerekirse o benim sevgilim.
- To tell the truth, she is my girlfriend.
Gerçeği söylemek gerekirse, bu konu onu hiç ilgilendirmez.
- To tell the truth, this matter does not concern it at all.
Bir taraftan seni yemeğe davet etmek için, diğer taraftan sana oğlumun evleneceğini söylemek için seni aradım.
- I called you, on the one hand to invite you out to eat, and on the other to tell you my son is going to get married.
Lütfen bana nerede yaşayacağını söyle.
- Please tell me where you will live.
Onu neden sevdiğini lütfen bana söyler misin?
- Could you please tell me why you love her?
Tom bilmek istediğini sana söylemez.
- Tom won't tell you what you want to know.
Tom'a bilmek istediği şeyi söyleyemedim.
- I couldn't tell Tom what he wanted to know.
Ne düşündüğünü tahmin etmek mümkün değil.
- There is no telling what he is thinking.
Ne olacağını tahmin etmek mümkün değil.
- There's no telling what'll happen.