الإنجليزية - التركية
تعريف to make small gradual changes, usually in a particular direction في الإنجليزية التركية القاموس.
- creep
- {f} sürünmek
- creep
- alçak
- creep
- (Askeri) DEFORMASYON: Bir metalde bir zorlamaya maruz kaldığı zaman devamlı şekil değiştirme hassası. Deformasyon yüksek ısılarda çabuklaşır
- creep
- ürpermek
- creep
- {f} sürün
Hey, külotlu şakalardan vazgeçmenin zamanı geldi.Okuyucuları soğutacaksın,seni sürüngen.
-Hey, it's about time you quit it with the panty jokes. You'll put off the readers, you creeper!
- creep
- yağcı
- creep
- kıl
- creep
- {f} sokulmak
- creep
- (Nükleer Bilimler) eskime,sürünme
- creep
- (isim) emekleme, sürünme, kayma; yayılma, sızıntı; yuva, sığınak; toprak kayması; ürperti, ürperme; yaltakçı; sevilmeyen kimse
- creep
- {i} sığınak
- creep
- {f} ürpermek. i., argo kıl/gıcık/pis herif; uyuz karı
- creep
- uzun dal sürmek
- creep
- sürün,v.sürün: n.sürünme
- creep
- {i} sızıntı
- creep
- {i} emekleme
- creep
- {i} sevilmeyen kimse
- creep
- {f} emeklemek
- creep
- {f} sarılarak büyümek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to make small gradual changes, usually in a particular direction في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- creep
Prices have been creeping up all year.
to make small gradual changes, usually in a particular direction
الواصلة
to make small gra·du·al changes, u·su·al·ly in a par·ti·cu·lar di·rec·tionالنطق
Resimler
المفضلات