to make search or inquiry; to endeavor to make discovery

listen to the pronunciation of to make search or inquiry; to endeavor to make discovery
الإنجليزية - التركية

تعريف to make search or inquiry; to endeavor to make discovery في الإنجليزية التركية القاموس.

seek
aramak

Hasret kaldığım saadeti aramak hakkım değil miydi? - Didn't I have a right to seek the happiness I longed for?

Bazı Beyazlar daha muhteşem çözümler aramaktadır. - Some Whites seek more imperial solutions.

seek
talip olmak
seek
ara

Herkesin mutluluk arama hakkı vardır. - Everybody has the right to seek happiness.

Beni arayacaksınız ama bulamayacaksınız. Ve benim bulunduğum yere siz gelemezsiniz. - Ye shall seek me, and shall not find me; and where I am, thither ye cannot come.

seek
dene/ara
seek
{f} (sought)
seek
(-meye) çalışmak
seek
bulmaya çalışmak
seek
çabalamak
seek
aktarmak
seek
{f} araştırmak
seek
seek out arayıp bulmak
seek
{f} çıkarmaya çalışmak
seek
{f} istemek

Buraya adalet istemek için geldim. - I came here seeking justice.

seek
{f} uğraşmak
seek
{f} peşinde koşmak
seek
{f} aranmak
الإنجليزية - الإنجليزية
seek
to make search or inquiry; to endeavor to make discovery
المفضلات