Duygularını gizlemek zorunda değilsin.
- You don't have to hide your feelings.
Yüzünü gizlemek istiyorsan, çıplak yürü.
- If you want to hide your face, walk naked.
Saklanmak zorunda değilsin.
- You don't have to hide.
Tom saklanmak için iyi bir yer bulamadı.
- Tom couldn't find a good place to hide.
Saklamak zorunda olduğun bir şeyin var mı?
- Do you have something to hide?
Paramı saklamak için iyi bir yer düşünemedim.
- I couldn't think of a good place to hide my money.
Benim postumu kurtardığın için teşekkürler.
- Thanks for saving my hide.
Bavulu açamayasın diye anahtarı gizleyeceğim.
- I shall hide the key so that you cannot open the suitcase.
Onu nereye gizleyeceğini düşünemedi.
- He couldn't think where to hide it.
Ben gizlenmek için tüm yerleri biliyorum.
- I know all the places to hide.
Gizlenmek için güvenli bir yer bulmamız gerek.
- We need to find a safe place to hide.