to laugh uncontrollably

listen to the pronunciation of to laugh uncontrollably
الإنجليزية - التركية

تعريف to laugh uncontrollably في الإنجليزية التركية القاموس.

bag
{i} torba

Kağıt torbaları tekrar tekrar kullanmalısın. - You should use the paper bags again and again.

Onu benim için bir alışveriş torbasına koyar mısınız? - Could you put it in a shopping bag for me?

bag
{i} poşet

Dan bir çöp poşetiyle Linda'yı boğarak öldürdü. - Dan smothered Linda with a trash bag.

Tom cebinden bir şeker poşeti çıkardı ve Mary'ye biraz teklif etti. - Tom pulled out a bag of candy from his pocket and offered some to Mary.

bag
{i} çanta

Şu çantaları taşımaya yardım ettim. - I helped carry those bags.

Çantaya bir etiket iliştirdi. - He attached a label to the bag.

bag
{i} sevimsiz kadın
bag
yığınla
bag
çuval
bag
yürütmek
bag
bir çuval
bag
(hayvan) öldürmek
bag
bag and
bag
{f} torbaya koymak
bag
{f} torbalamak, çuvala koymak
bag
argo bir paket esrar
bag
{f} torbalanmak
bag
{i} çekilmez kadın
bag
{f} yakalamak
bag
{f} germek
bag
torbaya veya çuvala koymak
bag
{f} aşırmak
الإنجليزية - الإنجليزية
bag
piss one's pants
to laugh uncontrollably

    التركية النطق

    tı läf ʌnkıntrōlıbli

    النطق

    /tə ˈlaf ˌənkənˈtrōləblē/ /tə ˈlæf ˌʌnkənˈtroʊləbliː/
المفضلات