to invent, create, or think of

listen to the pronunciation of to invent, create, or think of
الإنجليزية - التركية

تعريف to invent, create, or think of في الإنجليزية التركية القاموس.

come up with
(plan,bir tartışma) Ortaya atmak
come up with
(deyim) erişmek
come up with
bulmak (fikir vb)
come up with
(deyim) başarmak
come up with
bulmak (çare vb)
come up with
etkilenmek
come up with
ilginç bulmak
come up with
(deyim) aynı düzeye gelmek
come up with
(deyim) yakalamak
come up with
düşünmek
come up with
bulmak

Bütün fikirleri bulmak zorunda olan kişi neden benim? - Why am I the one who has to come up with all the ideas?

Gerçekten tatmin edici bir çözüm bulmak imkansızdı. - It was impossible to come up with a really satisfactory solution.

come up with
üret

Boş zamanımda daha fazla boş zaman yaratma planları üretiyorum. - In my free time, I come up with plans to create more free time.

come up with
(deyim) üstesinden gelmek
come up with
Bir plan, çare, cevap, çözüm bulmak
come up with
çözüm düşünmek, ortaya koymak
come up with
ulaşmak
come up with
yetişmek
come up with
ileri sürmek

Konuşman için tuhaf bir konu ileri sürmek zorunda değilsin. - You don't have to come up with an unusual topic for your speech.

come up with
öne sürmek
come up with
(Fiili Deyim ) -e yetişmek
الإنجليزية - الإنجليزية
come up with

Shelly stalled while she tried to come up with a good response.

to invent, create, or think of
المفضلات