Sözlerinizi yerine getirmek için elinizden gelenin en iyisini yapmalısınız.
- You should do your best to carry out your promises.
Şu anda yapmak zorunda olduğun en önemli şey planı uygulamaktır.
- One of the most important things you have to do right now is to carry out the plan.
Planı uygulamak istiyorum.
- I would like to carry out the plan.
O, planı gerçekleştirmek için bütün deneyimine başvurmak zorunda kaldı.
- He had to call on all his experience to carry out the plan.
Planı gerçekleştirmek zordur.
- It is difficult to carry out the plan.
Onun teklifini gerçekleştirmelisin.
- You should carry out his offer.
Ben bu planı gerçekleştirmek için kararlıyım.
- I am determined to carry out this plan.
And so the little Rabbit was put into a sack with the old picture-books and a lot of rubbish, and carried out to the end of the garden behind the fowl-house.