Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to hit deliberately with a projectile, especially in the head

listen to the pronunciation of to hit deliberately with a projectile, especially in the head
الإنجليزية - التركية

تعريف to hit deliberately with a projectile, especially in the head في الإنجليزية التركية القاموس.

bean
fasulye

Fasulyeleri dökmeyin. - Don't spill the beans.

Lütfen düşük ısıda fasulyeleri bir süre kaynatın. - Please simmer the beans for a while over a low heat.

bean
{i} tane, tohum
bean
(Gıda) bakla

Fıstık, baklagil veya fasulye ailesinin parçasıdır. - Peanuts are part of the legume or bean family.

Tom yalan söyleyecekti ama baklayı ağzından kaçırmakla sonuçlandırdı. - Tom was going to lie, but he ended up spilling the beans.

bean
ufak olan
bean
şekerfasulyesi
bean
çekirdek

Mame kahve çekirdeklerini öğütmek için kahve değirmeni kullanır. - Mame uses a coffee mill to grind coffee beans.

Bizim lezzetli kahvemiz taze kavrulmuş kahve çekirdeklerinden yapılır. - Our delicious coffee is made from freshly roasted coffee beans.

bean
(bakla/bezelye/kahve/vb.) tane
bean
(isim) fasulye, tane; metelik, dost, kafa, akıl, kelle, saksı (kafa); adam
bean
{i} kelle
bean
{i} tane

Kavanozda kaç tane fasulye var? - How many beans are in the jar?

E vitamini bakımından zengin gıdalar koyu yeşil yapraklı sebzeler, fasulye, sert kabuklu yemişler ve tam taneli hububatları içermektedir. - Foods rich in vitamin E include dark-green, leafy vegetables, beans, nuts and whole-grain cereals.

bean
beanpole fasulye sırığı
bean
{i} kafa
bean
{i} metelik
bean
argo baş
bean
{i} adam

Adam tatilinden çok enerjik döndü. - The man returned from his vacation full of beans.

bean
çok uzun boylu kimse
bean
{i} dost
bean
{i} saksı (kafa)
bean
diğer bitkilerde tane fasulyeye benzeyen şey
الإنجليزية - الإنجليزية
bean

The pitcher beaned the batter, rather than letting him hit another home run.