Cevabı tahmin etmek gerçekten zor değil.
- It really isn't hard to guess the answer.
Tom'un şifresini tahmin etmek kolaydı.
- Tom's password was easy to guess.
Tahminin oldukça yanlış.
- Your guess is quite wrong.
Ben onun otuz yaşın üzerinde olduğunu tahmin ediyorum.
- I guess that she is over thirty.
Sanırım bunu düşünmek zorunda kalacağım.
- I guess I'll have to think it over.
Tahminimi bilmek ister misin?
- Do you want to know my guess?
Bölümün sonunda onun anlamını tahmin etmiş olacaksınız.
- You will have guessed its meaning by the end of the chapter.
Tom ve Mary'nin birbirlerine âşık olacaklarını asla tahmin etmezdim.
- I would never have guessed that Tom and Mary would fall in love with each other.
Burada bir şömine vardı fakat sanırım o yıkıldı.
- There used to be a fireplace here but I guess it's been torn down.
Sanırım onu yapamazsın.
- I guess that you can't do it.
Galiba gitsem iyi olur.
- I guess I'd better be going.
Galiba ben de seni özlüyorum.
- I guess I miss you too.
I'll take a stab at the answer, but I don't really know for sure.
That album is quite hard to find, but I guess you could look online for a sample song.
He who guesses the riddle shall have the ring.
... said I got my first guess you flew for the first time ...
... MALCOLM GLADWELL: But I guess I would only ...