الإنجليزية - التركية
تعريف to give birth to; to bear; said of brutes, esp في الإنجليزية التركية القاموس.
- litter
- {i} sedye
- litter
- {i} dağınıklık
- litter
- {f} yavrulamak
- litter
- {i} tahtırevan
- litter
- {i} bir defada doğan yavrular
- litter
- darmadağın etmek
- litter
- saçmak
- litter
- çerçöp
- litter
- dağıtmak
- litter
- (Botanik, Bitkibilim) Ölü örtü
- litter
- {f} karıştırmak
- litter
- {i} kedi kumu
- litter
- hayvanları yatırmak için serilen saman veya kuru ot
- litter
- (Askeri) HASTA TESKERESİ: Yaralı kişilerin taşınması için kullanılan sepet veya çerçeve, teskere. Buna yanlış olarak, (stretcher) de denir
- litter
- {i} hayvanların altına serilen talaş
- litter
- {i} döküntü
- litter
- {f} talaş sermek
- litter
- çerçöp yığıntısı
- litter
- çöp,v.doldur: n.döküntü
- litter
- {i} hayvanları yatırmak için serilen saman veya kuru
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to give birth to; to bear; said of brutes, esp في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- litter
to give birth to; to bear; said of brutes, esp
النطق
Resimler
المفضلات